20 Temmuz 2010 Salı

nice yıllara...


Deniz sere serpe uzanmaktır altın sarısı kumlara
Deniz “rastgele” demektir sefere çıkan balıkçılara
Dalıp uzaklara gitmektir bir martının kanadında
Gelecek yolcuyu beklemektir bir iskelenin ucunda
Bazen yunustur ya da deniz kızı gemilerle yarışan
 Bazen duygudur dalgalarla alabora olup karışan
 Bazen hasret bazen gurbet bazen vuslat demektir
 Deniz özgürlüktür maceradır uzaklara gitmektir
 Kimi zaman dönüşü belirsiz hüzünlü bir vedadır
 Kimi zaman ayrılık sonrası tatlı bir merhabadır
 Göz alıcı yakamozdur mehtaplı gecelerde
 Sonsuzluk duygusudur şiirlerde hecelerde
Denizciler için “Dönülmez akşamın ufkudur”
Tüm zorluğuna rağmen vazgeçilmez bir tutkudur
Evet deniz bir tutkudur anlatılmaz yaşanır
Denizci zamanla değil hasretlikten yaşlanır.
Sadık Altınkaynak


   İçindeki "deniz" tutkusu ve sevgisinin hiç bitmeyecek olduğunu bildiğim "sevgili"ye. İyi ki doğdun.

19 Temmuz 2010 Pazartesi

bu ay doğan küçük canavarlar...

Bu ay doğan küçük canavarlar furyasında ilk sıra en küçükleri Yaz 'ın. Geçen Cumartesi kutladık  kuzucuğun doğum gününü. Nasıl da bıcır bıcır konuşup koşturuyor ortalıkta. Bebeklikten çocukluğa geçtiği 2. yaşı bitirdi ve yeni bir döneme adım attı. Nice yıllara 'Yaz Aşkı'm.





 
Geçen perşembe günü de çok sevgili Zeynep Polat'ın doğum günü idi. Malesef okullar kapalıyken doğan çocukların doğum günü kutlaması konusunda şansları pek yok. Geçen hafta sonu birlikteydik. Ayşe'nin yaptığı muhteşem makarnaları yerken ve şarap uzmanı sevgili Hakan'ın bir kaç şişe şarabını yudumlarken bıcır bıcır konuşuyordu. Takvimden her gün takip ediyormuş Perşembe imiş doğum günü. Ama malesef hiç arkadaşlarıyla kutlayamıyormuş:( Bu sene okulun açıdığı hafta Şükran Öğretmen'de izin verirse söz verdim Zeynep'e alıp bir Tiramisu sınıfa gideceğim.




Tabi bu arada çok sevgili minik cücelerim Gizem ve Baha'nın da doğum günü geçti. Cumartesi günü telefonda kutladık. Gizem'in ateşi yükselmişti. Doğru düzgün kutlayamadılar bile, gelince kutlarız hep beraber dedik. Doğum günlerini kaçırdıklarına inanamıyorum diye tepki verdi Derin konuşurken. Ama Didim'deler zaten, gelince kutlarız dedim. Hemen acilen Didim'e gitmeliyiz o zaman, dur babama söyliyim derken zor ikna ettim kendisini. Baha bakugan siparişini verdi bile telofondan, gelince beraber bakarız ben anlamam dedim. Yumuşak yavrukuş Gizem'e ne alsam beğenir zaten bilirim.



Bir de Sevgili Sibel'imin  minkoşu Tibet'inin  doğum günü bugün. Senin de doğum günün kutlu olsun küçük yengeç. Nasıl utangaç utangaç bakıp göz altından süzerek konuşuyor bıcır bıcır.



İyi ki doğurmuşsunuz kızlar:) Nice yaşlara küçük maymunlar:)

gökyüzündeki parlak yıldız.

13 gündür ayrıyız. Baba- oğul tatil yaptılar. Bugün dönüyorlar, merakla bekliyorum. Yarın Bahadır'ın doğum günü. Eve gidelim hep beraber kutlayalım diye ısrar etmiş bücürcan. 






 Çoooooook özledim ama çok.

Geçenlerde  Bozcaada'da oldukları bir akşamüstü aradım, mangal yapıyorlardı deniz kenarında. Burası ölümcül sıcak. Derin benim için gidip deniz'e atlasana dedim. Şimdi atlayamam savaşıyorum dedi. Neyse savaşın bitince atlarsın diye kapadık telefonu. Ertesi akşam konuşuyoruz:
- Anne senin için deniz'e atladım.
- Biliyorum Derin'cim inanılmaz bir ferahlama hissettim burada.
- Ama hemen atlayamadım.
- Evet bir on beş dakika filan sonra atladın di mi? ( savaşırken geçmiştir tabi o kadar zaman!)
- Hı, hı. iyi geldi demek.
- Eveeeet, süperdi valla.
- Peki ben şu anda gökyüzünde çok parlak bir yıldız görüyorum. Ya sen?
-!!!!!!!!!!!

5 Temmuz 2010 Pazartesi

Dün sabah bizim bahçede, 8-10 yaş grubu 3 çocuk'un muhabbeti kıyamet üzerine idi. Gelip Derin'i bahçeye çağırdılar. Kahvaltı yapsın sonra dedim. Mutfak camından konuşmaları geliyor. Konu bizim kapıdan sokaka kapısına kadar nasıl bu noktaya geldi anlamadım ama, işte onların cümleleriyle kıyamet günü:

1.çocuk : Babam söyledi, kıyamet gününde her şey yerle bir olacak. 
2.çocuk: Evet, evet  ben de biliyorum, kıyamet gününden sonra bazıları cennete gidecek, bazıları cehenneme mesela.  Ama ne zaman olacak kıyamet günü onu bilmiyorum.
1. çocuk: Allah ne zaman isterse o zaman olacak kıyamet günü. Allah isterse yarın bile olabilir ya da çooooook sonra.
Derin konuşmayı duyup fırlayarak cama koştu.
Derin: Ben biliyorum kıyamet 2012'de olacak.
3. çocuk: Eveeet doğru söylüyorsun hatta onun bir filmi de vardı ama ben gidemedim. Annemler götürmedi beni. 
Derin: Ama bizim bi tanıdığımız var Elvan, O astroloji bilimi uzmanı. O babama söyledi. Aslında küçük bir hesap hatası olmuş. Kıyamet 2012'de olmayacak. O yüzden merak etmeyin.

Ben: !!!!!!!!!!!!!!!!!!!